Ana SayfaApple BlogCep Telefonu Pazarında Neler Oluyor? Verilerle 2012 İlk Çeyrek Sonuçları

Cep Telefonu Pazarında Neler Oluyor? Verilerle 2012 İlk Çeyrek Sonuçları

Bundan yaklaşık 5 yıl öncesinde sessiz bir liman olan cep telefonu pazarı günümüzün en dalgalı denizlerinden biri haline geldi. Akıllı telefon furyasının başlangıcından çok önce yaşanan irili ufaklı kıpırdanmalar yaklaşan büyük devrimin öncüleriydi.  Akıllı telefonların biçimlendirmediği pazar yakın geçmişte basitçe şu şekildeydi:

Nokia’nın başını çektiği henüz akıllı olmayan cep telefonlar kuşağı, Sony Ericson, Samsung ve diğerleri…  Bilgisayar üreticisi markaların Windows tabanlı PDA denemeleri ,  PDA satın alınca birden “iş adamı” payesi alan kullanıcılarının “cebimde bilgisayar taşıyorum” havaları, Symbian OS’un sıkıcı arayüzü, cep telefonlar arası “megapiksel” yarışmaları, qwerty klavye, stylus kalem, abuk subuk uygulamalar, yenileşme uğruna tuhaflaşan tasarımlar derken yavaş yavaş olgunlaşan “mobil internet devrimi”ne cevap veremeyecek kadar yetersiz yüzlerce model…

Cepte internet devrimi ve mobil çağın işaret fişeğini ateşleyen ise kuşkusuz 2007’de iPhone’un arz-ı etmesi oldu. Tabii şunu da unutmamak gerek, iPhone hem devrim niteliğindeki özellikleriyle yeni bir cep telefonu kuşağının oluşmasına öncülük etti, hem de bu süreçte kendisi de evrimini sürdürerek gelişmeye devam etti. Yani “iPhone geldi dertler bitti” gibi bir durum söz konusu değil.İlk iOS’tan bugüne kadar yapılan geliştirmeleri yazmaya kalksak, eski sürümlerin ne büyük eksikliklerle dolu olduğunu çok net görebiliriz.

Söylemeye çalıştığım özetle şu; iPhone bir başlangıçtı ancak gelinen nokta  sonuç değil. Sadece uzun bir sürecin önemli bir kilometre taşı.  Karşımızda süratle gelişen bir teknoloji ve büyüyen bir pazar var   ve bu pazar eskisi gibi durgun suların hakim olduğu sesiz bir liman değil. Aksine, dev dalgaların yıkıp geçtiği çetin bir deniz. Geçtiğimiz günlerde açıklanan 2012 yılı ilk çeyrek sonuçları da bu benzetmemizi doğrulayan ilginç veriler ortaya koyuyor. Bakalım bu mücadele de kim neyi başarmış ya da başaramamış?

Nokia

“Akıllı telefon” çağına adapte olamayan dünün öncü markaları, aradan geçen 5 yıllık sürede ne yapılması gerektiğine karar vermekte oldukça zorlandılar. Bu durumun en tipik örneğini Nokia’da açıkça gördük ve görmeye devam ediyoruz. Başlangıçta küçümsenen bir iPhone, dokunmatik ekranların klasik tuş takımının yerini alamayacağı düşüncesi, işletim sisteminin ve uygulamaların öneminin kavranamaması, kullanıcı deneyiminin geliştirilmesi yönünde yeterince çalışılmaması gibi ihmalkarlıkların faturası da büyük oldu. Birkaç yıl önce Nokia CEO Elop “Platformumuz yanıyor” derken aslında büyük bir çaresizliği de ifade ediyordu çünkü ortada bir platform yoktu. Bir girdaba tutulan şirket teknolojiyi yakından takip edenlerin gözünde giderek bir deneme tahtasına benzemeye başladı.

Symbian’ı çağa uydurma girişimleri, yakın tarihli MeeGo denemeleri, Ovi Store, Nokia Store, Android mi değil mi derken Microsoft ile yapılan anlaşma ve Lumia serisi… Henüz ülkemize gelmeyen Lumia için satış grafiği ise tamamen tartışmaya açık. Analistler 2012 yılının ilk çeyreğinde 2.2 milyon civarında Lumia satıldığını belirtiyorlar. Bu rakamı Android ya da iOS cihazlar ile karşılaştıracak olursak büyük on milyonlarla ifade edilecek farkların ortaya çıkacağı da şüphesiz. İlginç bir nokta da Nokia’nın kendi içindeki bölünmüş yapısı. Şu an satışta olan modellerde 3 ayrı işletim sistemi kullanılıyor ve 2012 ilk çeyrek sonuçları şöyle:

1) Symbian (Satılan Nokia’ların %65’i)

2) MeGoo (Satılan Nokia’ların %18’i)

3) Windows Phone (Satılan Nokia’ların %17’si)

Windows tabanlı Nokia’lar akıllı telefon pazarında sadece %1.5’luk paya sahipken Nokia’nın toplam Pazar payı %8’lere gerilemiş durumda. Nokia’nın giderek kan kaybettiğini ve Windows’lu Lumia’ların da bunu durduramadığını görüyoruz. Nokia’nın son 6 çeyrekteki pazar payları durumu açıklamaya yetiyor aslında:

29% – 24% – 16% – 14% – 13% – 8%…  Özetle Nokia’daki dramatik eriyiş devam ediyor ve henüz buna çare bulunabilmiş değil.

Samsung

Yaşanan devrimin en akıllı markası ise kesinlikle Samsung oldu. Samsung,  Google’ın Android işletim sistemine odaklanması ve Apple’dan esinlenen (hatta zaman zaman kopyalanan) tasarımları ile akıllı telefon üreticileri arasında kendine iyi bir yer edinmiş oldu. Zaman zaman Apple ile rekabet eder görünse de taklitçilik anlayışından kurtulmadıkça tam bir rekabetin söz konusunu olamayacağını söylemeliyim. Ancak rakamlar beni pek doğrulamıyor. Samsung akıllı telefon pazarının çoktandır lideri. Görünen o ki liderliği de kaptırmaya pek niyeti yok çünkü lider kalmakla birlikte yükseliş trendini de sürdürüyor. Tabii ki bu sonuçta ürün çeşitliliğinin ve daha geniş sosyoekonomik sınıflara seslenebilmesinin büyük payı var. Espirili bir yaklaşımla bacak olursak, Samsung daima bir amiral gemisi, iki fırkateyn, bir kruvazör, birkaç hücumbot piyasaya sürer. Yani herkesin cebindeki paraya göre ürün sunmayı başarır. Böylece de 2012’nin ilk çeyreğinde 44.5 milyon cihaz satışıyla %30.6’lık pay elde eder.

Açıkçası Samsung’un başarısında model çeşitliliği kadar Galaxy S2 ve S3 modellerinin de payı olduğunu düşünüyorum.  Her ne kadar ilk çeyrek sonuçlarına yansımasa da Galaxy S3’ün Samsung’un pazar payını yukarıya doğru çecekeği düşüncesindeyim. Samsung önümüzdeki dönemde Galaxy S3’ün de etkisiyle yükseliş trendini sürdürecektir.

İşte tam bu noktada eski bir tartışmaya biraz değinmek istiyorum. Çok uzatmayacağım, kişisel düşüncem olduğunu baştan söyleyerek bir cümlede özetleyeceğim;

“Galaxy’nin yüksek satış rakamlarında önemli bir etken ekran boyutudur.”

Elimde bu konuda yapılmış bir araştırma yok ama iddiam tamamen uydurma bir tahminden ibaret değil. Bu düşüncemi kişisel gözlemlerime dayandırıyorum çünkü gerek çevremde gerek teknoloji ortamlarında Galaxy modellerini ekran büyüklüğü nedeniyle tercih eden çok sayıda kullanıcı olduğunu görüyorum. Ekran büyüklüğünün önemli olmasının nedeni başlı başına başka bir yazı konusu olmakla birlikte iki temel neden söyleyebilirim. Öncelikle yanında hem akıllı telefon hem tablet taşımak istemeyen bir kitle var. Bu kitle büyük ekranlı bir telefonu tablet gibi kullanmak istiyor ve Galaxy serisine yöneliyor. İkincisi, hem tablete hem akıllı telefona bütçe ayırmak istemeyen bir kitle var ki bunların da yolu aynı kapıya çıkıyor. Ayrıca site içeriklerinin çoğalması ve sayfalarda yer alan öğelerin artmasıyla birlikte bilgisayardaki gibi bir internet deneyimi için artık 4 inç ve üzeri ekranlara ihtiyacımız var.

İşte bu nedenlerle ben büyük ekranlı Galaxy modellerinin başarısını Android hanesine değil Samsung hanesine yazıyorum. Zira “The Next Big Thing” sloganlı S2 reklam kampanyasını da bunun üzerine kurarak başarılı bir çıkış yapmışlardı.

Son olarak Samsung’un yükselen pazar payı oranlarını paylaşarak biraz RIM’e değinmek istiyorum. İşte Samsung’un son 6 çeyrek pazar payları:  11% – 13% – 16% – 21% – 23% – 31%

RIM

Akıllı telefon savaşının mağlup taraflarından biri de Blackberry. Tıpkı Nokia gibi RIM de yenilgi netleştikçe ne yapacağını bilemeyen bir görüntü çiziyor. Geciken işletim sistemi ve geciken yeni cihazlarlar derken Blackberyy’i özel kılan e-posta servislerinde yaşanan teknik sorunlar krizi daha da körükledi. Son zamanlarda satılma söylentileri ortalıkta dolaşadursun dün yapılan açıklama RIM’ın yeni cihazları ve işletim sistemi ile son kuruşunu kendisi atacağını gösteriyor.

Aslında RIM’de yaşananları ve gelecekte olabilecekleri özetleyen çok güzel bir yazıyı Habertürk gazetesi yazarı Rahşan Gülşan iki gün önce kaleme aldı. “Blackberry Bitti mi?” başlıklı yazıda şirketin satılmasından yeni cihazlarla ayakta tutulmasına kadar birçok olasılık değerlendirilmiş. Sonuç olarak da Blackberry’nin kendisi olarak yola devam etmesi gerektiği mesajı da veriliyor. Ben de böyle düşündüğümü paylaşmak hem de yazıdan hoşnutluğumu belirtmek için Rahşan Hanım’a Twitter’dan bir mesaj gönderdim ve Blackberry için tek şansın Blackberry olarak kalmak olduğunu söyledim. Kendisi de düşüncelerimi paylaştığını belirtti.  RIM ve Blackberry ile yakından ilgilenenlere yazıyı okumalarını şiddetle tavsiye ediyor ve akıllı telefon pazarında Blackberry’nin durumunu paylaşarak Apple’a hızlı bir geçiş yapıyorum.

Son çeyrek, 11.1 milyon akıllı telefon satışı, %7.6 Pazar payı
Son 6 Çeyrek Pazar Payları: 14% – 14% – 12% – 9% – 9% – 8%

APPLE

Bir Apple bloğunda Apple’ı sona bırakmak biraz ironik görülebilir. Ancak bunun nedeni Apple’ın pazarda geçen çeyreğe göre en istikrarlı giden marka olması. Bir başka değişle Apple hakkında söylenebilecek çok falza şey yok. Öncelikle rakamlara bir göz atalım, ardından birkaç noktaya değinebiliriz…

Son çeyrek, 35.1 milyon akıllı telefon satışı, 24.2% Pazar payı,
Son 6 Çeyrek Pazar Payı:  16% – 18% – 19% – 14% – 24% – 24%

Oranlara bakıldığında Apple’ın geçen yılın son çeyreğinde elde ettiği %24’lük Pazar payını aynen koruduğu görülüyor.  Açıkçası iPhone 4S ile yükselen grafik belli bir çıtada tutunuyor. Burada iPhone 3GS faktörünü göz ardı etmemek gerek. Apple alt sınıfta bir model sunmama alışkanlığını terk ederek iyi bir hamle yaptı. Eğer iPhone 3GS satıştan çekilmiş olsaydı toplam pazar payı oranında bir miktar düşüş yaşanabileceğini düşünüyorum. Malum, ülkemizde bile fiyatı 700 TL civarına gerileyen iPhone 3GS Birleşik Devletler’de belli tarifelerde ücretsiz veriliyor. Tabii bu da uygun fiyatlı seçenekler arasında Apple’ın var olmasını sağlıyor.

Apple açısından asıl düğüm eylül ayında çözülecek. iPhone 4S ile bazılarına göre geçiştirilen geçen yılki güncellemeden sonra beklentiler biraz daha katlandı. Ne gelir ne gider şimdiden kestirmek zor olsa da, ben yukarıda da ifade ettiğim gibi ekran boyutuna takmış durumdayım.

Çok net bir şekilde söylemeliyim; Apple’ın 4 inç ve altı boyutundaki ekranlar ile Samsung ile rekabet etme şansı yok. Apple’ın çok sayıda model sunma şansı da yok, çünkü o zaman Apple Apple olmaz. Bu nedenle düşüncem ideal bir ekran boyutunda iyi bir model çıkarılıp, mevcut 4 ve/veya 4S modellerinin satışına devam edilmesinin doğru olacağı. Eğer 4 ya da 4S şimdi satışı süren 3GS’in yerine konulabilirse (o fiyatlara indirilirse) Apple’ın pazar payının hızlı bir yükselişe geçmesini bekleyebiliriz.

Ve Diğerleri…

Açıkçası bu uzun yazıda sadece Apple, Samsung,  Nokia ve Blackberry’yi ele almayı düşünmüştüm. Ancak diğer markaların durumunu merak eden ve karşılaştırma yapmak isteyen okuyucularımız olabileceğini düşünerek elimdeki 2012 ilk çeyrek sonuçlarının tamamını paylaşmaya karar verdim. Diğer üreticiler hakkında uzun uzun yorumlar yapmayıp sadece oranları paylaşmakla yetineceğim. Belki onları da bir başka yazımızda ayrıntılı inceme şansımız olur…

Sıra     Üretici . . . . . . Adet . . .  Pazar Payı . . . . 2011 4. Çeyrek
1 . . . . Samsung . . .  44.5 M . .  30.6 % . . . . . . . . ( 22.8 %)
2 . . . . Apple . . . . . . 35.1 M . .   24.2 % . . . . . . . . ( 23.9 %)
3 . . . . Nokia . . . . . . 11.9 M . . . 8.2 % . . . . . . . .  ( 12.6 %)
4 . . . . RIM . . . . . . .  11.1 M . . . 7.6 % . . . . . . . .  ( 9.1 %)
5 . . . . HTC . . . . . . . .7.9 M . . .   5.4 % . . . . . . . .  ( 6.1 %)
6 . . . . Sony . . . . . . . 7.3 M . . .   5.0 % . . . . . . . .  ( 5.8 %)
7 . . . . Huawei . . . . .7.0 M . . .   4.8 % . . . . . . . .  ( 4.8 %)
8 . . . . LG . . . . . . . . .5.5 M . . .   3.8 % . . . . . . . .  ( 4.5 %)
9 . . . . Motorola . . . 5.1 M . . .   3.5 % . . . . . .      ( 3.4 %)
10 . . . ZTE . . . . . . . . 5.0 M . . .   3.4 % . . . . . . . .  ( 3.5 %)
Diğerleri. . . . . . . . . . 4.8 M . . .  3.3 % . . . . . . . .   (3.5 %)
Toplam . . . . . . . . .   145.2 M

 

Abone ol
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments

Son Yazılar